OYUNCAK BEBEK ÇIKMAZI
Çeviri: Merve Yiğit
*Bu yazı, Kyoto'daki çay evi (@camelliakyoto) tarafından hazırlanan içeriğin çevirisidir. İzin dahilinde çevrilmiş ve içerik sahibinin kullandığı görsellerle yayınlanmıştır.
İstenmeyen oyuncak bebeklerle nasıl baş edileceği Japonya’da ciddi bir sorundur. Evdeki nesneler yüz yaşına geldiğinde bir ruh kazanıp canlanabileceği gibi, bilhassa oyuncak bebekler insan formunda olduğundan tsukumogami’ye (付喪神) dönüşmeye yatkındırlar. Tsukumogami, uzun süredir dünyada ‘yaşadıktan’ sonra bir ruh edinen alet, araç ve ev eşyalarına verilen genel isimdir.
Muromaçi Dönemi’nde yazılan Tsukumogami-ki (付喪神記) isimli hikâyede, Kōhō döneminde (康保 964-968) başkenti temiz ve hastalıklardan uzak tutmak için yapılan geniş çaplı bir 'bahar temizliği' anlatılır. Bu temizlik sırasında pek çok ev eşyası yakınlardaki bir dağa atılmıştır. Aralarında eski olanlar, terk edilmenin getirdiği öfke ve üzüntü sonucu bilinçli hale gelmiş (Bu dönüşümde Henge Daimyōjin 変化大明神 isimli bir Tanrının rolü olduğu düşünülmektedir) ve geceler boyu, İçijō-dori mahallesinde toplaşıp halka korku salmıştır.

Kaynak: https://story.nakagawa-masashichi.jp/48610
Nesnelerin İçijō-dori’deki baş kaldırısını konu edinen bu hikâye, kaleme alındığı Muromaçi Dönemi’nden beri sanatta sıklıkla işlenen bir tema olan Hyakki Yagyō (百鬼夜行 'Yüz İblisin Gece Geçit Töreni') fikrini doğurmuştur. Hyakki Yagyō tantanalı durumları, curcuna halini ifade eden bir deyim olarak kullanılagelmiştir.

Oyuncak bebek sorununa dönecek olursak… Geçen yıl bu vakitlerde, Cadılar Bayramı’ndan kısa bir zaman önce, çay evimiz daha ziyade perili eve benziyordu. O sıralar çatı katındaki eşyaları temizlemekle meşguldük. Aynı zamanda Kyotolu bir ailenin evlerinde tutmak istemediği bebek koleksiyonunu almıştık. Şimdi bazılarınız böylesi güzel bebekleri atmanın üzücü ve acımasızca olduğunu düşünebilir lakin Kyoto’nun oyuncaklara gömüldüğünü söylemek abartıya kaçmaz. Bugünlerde pek çok aile oyuncakları barındırmak istemiyor. Haliyle, geri dönüşüm dükkanlarının rafları bebeklerle dolu.

İstenmeyen bebeklere veda etmenin en kolay yollarından biri ise cenaze töreni düzenleyerek onları yakmaktır! Ningyō Kuyō (人形供養 'Oyuncak Bebek Anma Töreni') Japonya’da yaygın bir uygulamadır. Kyoto'daki en ünlü Ningyō Kuyō etkinliği, eski bir imparatorluk rahibe manastırı olan Hōkyō-ji'de gerçekleştirilmektedir. Manastır 14.yy’ın sonlarında kurulmuş ve prensesler tarafından idare edilmiştir. İmparatorun prenseslere oyuncak bebek hediye etmesi o dönem gelenek haline gelmiştir.

Ah! Bebekler!
Bilmesem de sizi kim yaptı, kimler sevdi
Biliyorum; nasıl sevildiyseniz öyle ulaşacaksanız gerçek Nirvana’ya.
Mushanokōji Saneatsu.
Tapınak sonbahar ve ilkbaharda kısa süreliğine halka kapılarını açar. Bu süre zarfında yapılan anma törenleri ‘Kyōto Oyuncak Bebek Ticaret ve Sanayi Kooperatifi’ sponsorluğunda gerçekleşir. Bebeklerin ve onları yapanların ruhlarını kutsamak adına 1959’da bir oyuncak tepeciği oluşturulmuştur. Velhasıl, Hōkyō-ji Tapınağı zengin bebek koleksiyonu nedeniyle 'Oyuncak Bebek Tapınağı' (人形の寺) olarak da bilinmektedir. Ufak bir meblağ ödeyerek istemediğiniz oyuncaklarınızı veya bebeklerinizi istediğiniz zaman tapınağa verebilirsiniz (posta yoluyla bile!).

Kaynak: http://www.kyoto-tabiya.com/2012/10/21/20823/